30 Temmuz 2010 Cuma

Bodrum Bodrum..

Sizin haberiniz yok ama ben kendime vakit yaratarak bodruma kaçtım.

Bu hafta derslerimin iptal olmasını fırsat bilerek ilk uçakla bodruma kuzenimin yanındayım.Geceleri dışarda sabahları deniz derken baya bir dinelendim bu koşuşturmacanın arasında.Hiç gelemiyiceğimi sandığım bodrumda bugün 4. günüm.

Baya bir güzel oldu bu tatil.Bir yanda sarhoş olurken bir yandan italyanca bakıyorum baya bir eğlendim bu aralar.2 gün sonra cumartesi sabahı dönücem istabula ama olsun bu kadarda yetiyor ama artmıyor.Biraz daha tatilim olsa güzel olurdu.

Nese işte böle siz bunu bilmeden ben bodrumda sex on the beachleri götürüyorum.Cıptıs cıptıs. Ama en sevdiğim şey güneşlenirken yada akşama doğru çıkan serinlikte şezlongta uyuklarken king of conveninence dinlemek oluyor.Nese cumartesi sabahı 8.15 te dönüyorum.Beni bekleyin ben istanbula dönünce partilere devam adamım.Hadi bay.

23 Temmuz 2010 Cuma

monochrome life..

O değilde buraya yazcak şekilde hayatımda farklı bişi bulamadım..

Bugün evde yattım bütün gün.Zaten 3 te kalkınca bütün gün ayılmak için geçti.

Yarın hatta bugün yine yatıp akşama doğru kalkmayı planlıyorum.Bir programım yok.

İtalyancamın baya ilerlediğini düşünerek sevinçliyim bu günlerde.Bıraktım fanatik okumayı,la gazetta della sera okumaya başladım.Corriere della sera'da arada okuyorum.

Zaten bir sıcak hava bir sıcak dışarı çıkmaya üşeniyorum arkadaş.

Bide şuan yemekteyiz izliyorum..Amerikalı bir adam var(kolpa galiba araya ingilzice kelimeler tıkıştırıyor.)bide kel adam var bir garip konuşmuyor mu yahu?

Nese işte böle sıkıcı bir gün elimdeki.Yazcak bişi bulamadığım için böle saçma sapan bişi yazdım.

Bu arada travis mccoy-billionare(doğru mu yazdım bilmiyorum gecenin 3.30'unda)şarkısını dinleyin.Güzele benziyor.

Bu aralar annemler yok diye insanlar bende kalıyor kimseye sölemeyin.Bugün etrafımda evde kimse yok bir yalnızım ya bir garip geldi bugün.

Ben günlerimi tour de france izleyerek geçirirken evde sizde eğlenin bakalım.Yaklaşık 38 gün sonra buralardan gidiyorum...

Hadi şimdilik gömdüm adamım.

21 Temmuz 2010 Çarşamba

Ne bulduysam koydum salatası!

Gecenin 2.30'da şuan otururken bir yandan televizyonda yemekteyiz izlemekteyim ve şuan kadın ne bulduysam koydum adlı salatasını yapmakta.Bildiğin ne varsa koymakta kadın.Benimde şuan hayatım bu şekilde neredeyse.Çünkü sürekli bir yandan yeni bir şeyler ekleniyor,oralardan,buralardan hayatıma birkaç şey eklemekteyim.Baya sıkıldım buralarda,istanbul'da.Kimse kalmadı neredeyse buralarda.Parti yapsam dedim bu sabah kalktığımda ama kimi düşünsem başka yerde.Şuanda evcilik oyunun reklamıda dönüyor.Tuğçe ve hakan mı ayrılıyor mu? ilişki nereye gidicek? gibi sorularla arkadan heyecan yaratan müzikler var.Çok fena bir heyecanlandım bir heyecanlandım bir bilsen.Bildiğin şuan sıkıldım arkadaş bu blogu yazarken bile.Yarında 10.30 kalkıp italyanca yoluna koyulmam gerekiyor 11.30'da.Bu sıcakta gittikçe zorlaşıryor yolculuklarım.Annemlerinde bodrumda olmasıyla evde yatmaktayım,dışarı çıkmamaktayım geceleri.İyice bir sıkıntı oldu.Ondan hayatıma biraz ne bulduysam koydum salatası süsü verdim.İyi eğlenceler..

Bu arada italyanlar klasik müzikten başka müzik yapamaz diyordum ama fabri fibri'yi dinledikçe bu lafımdan vazgeçtim.Oturun fabri fibri-mal di stomaco yu dineyin eğlenin...

15 Temmuz 2010 Perşembe

Başlıksız..

Temmuzun ortalarına yaklaştığımızda gittikçe sıcaklaşan hava yüzünden hiç birşey yapmak istemiyorum bu günlerde...Ayrıca birilerini çok özledim...İtalyanca gazete okumaya ve çeviri yapmaya başladım...Tatile gitme istediğim gerçekten gitgide büyüyor...Annemlerde 2 saat sonra yola çıkıcaklar ve ben 11 gün evde tekim....Partiler akar diyorsunuz içinizden ama benim 11 günden 7 günü italyancam var nbr?....Şimdide zor iş lan bu çocuğunki diyorsunuz ama harbiden zor bilesiniz...Bir an önce 18 ağustostaki sınava girsemde bitse bu dert...Tek istediğim ağustosun en azından başlaması..Böle işte birkaç sıcak günün özeti...

Birde Killers'ın solisti yeni single çıkardı Brandon Flowers-Crossfire dinleyin özellikle klibini izleyin...

12 Temmuz 2010 Pazartesi

Noluyo gençler burda!!

Nedense temmuz ayının gelmesiyle bende tatil yapma istediği çığ gibi büyüdü büyüdü ve benide etkisine alarak yamaçtan aşağı süratle ilerlemeye başladı.Artık nişantaşına gitmekten yada başka yerlere gitmekten o kadar sıkıldımki hayatıma yeni bir şeyler aramaktayım.Her başlayacağım yeni işe nasıl olsa burdaki son 2 ayım diye boş veriyorum.O değilde hakikaten istanbul'un boşalması nedeniyle kimse kalmadı istanbulda.Herkes tatilde Bodrum'da nedense.Telefonuma hergün bu akşam bodrum'a akıyor muyuz diye mesaj gelmekte.Herkes alıştı tabi 3 yıldı 3 aylığına bodrum'a gitmeme.Ama bu kadar çok yorulduğum ve bu kadar tatile ihtiyacım olduğunu gerçekten bilmiyordum...

Bu cuma ailemin de gitmesiyle koskoca istanbul'da tek kalıcam.Ama haftanın 4 günü nişantaşına gitmek olunca hemde bu sıcakta bayılasım geliyor çok fena.Kuzeninde cuma gitmesiyle birlikte burdaki boşluk iyice artıcak.Okuyucağınız gibi bu aralar pesimistliğe bağladım.Havaların kötü ve kapalı olması,kendimi yalnız hissetmem ve birisini çook özlememden dolayı bu durum oluştu.Bir an önce eylül olsada atlasam gitsem buralardan diye bakmaya başladım nedense.Hiç fikrim yok artık buradakilerin durumu.18 Ağustostaki italyanca mülakatımda elimdeki herşeyi ortaya döküp o ınavı verip sonunda kendime bir kaçış yolu yaratmak istiyorum..

Nese dün geceki yani bu sabaha doğruki 1 den 5'e kadar kuzenle dertlerimizi ortaya döküp akıl danışmak nedense çok iyi geldi.Onun derdi benden fazla ama biliyorumki içimdeki sıkıntıyıda tek anlayabilecek o.İşte böle nedense yorulmam,havaları kötü olması,birazda yalnız kalmamla birlikte bu pesimist hava dolayısıyla hiç bişi yapmak istemiyorum.Anca çarşanba uzun zaman aradan sonra buluşacağım gizem beni kendime getiricek.O gün gelsin diye sabırsızlandım nedense.Ama hala özlediğim insanı beklemekteyim...

Böle işte her gece yazcam desemde 3'te blogun başına oturup 10 dakka ne yazsam diye düşnüyorum ama hiç gelmiyor bu aralar hayatıma.Pesimistliklede insanları bozmak istemedim.Nese size veda ederken Eminem-Beatiful şarkısını armağan ediyorum.Dinleyin en azından arkadaki melodisini.Hadi ben kaçar.Biliyorumki haftaya annemler gittiğinde bizim evdeki partiler muhteşeem olucak adamım...

2 Temmuz 2010 Cuma

Son 58 gün!!

Artık nedense gün saymaya başladım.Böle bir yorgunluk kapladı içimi.Sürekli dışarda olmaktan biliyorum ama evde oturunca kendimide kötü hissediyorum nedense.Bir italyanca,bir cadde,bir asmalı mescid derken koşuşturmanın arasında bazen nerde olduğumu hatırlamıyorum.Oturup dinlenmem gereksede bi türlü nedense yapamıyoru.Bu hafta yatarım diyordum ama dünkü ablamın mezuniyeti ve bugün beni dışarı çıkmam sayesinde yarınım kaldı bir tek.

Birde hazırlığğımı geçtiğimi öğrendim bu hafta.Artık burda bile kalsam lisans öğrencisiyim adamım.Sevinçle birlikte bu seneninde bittiğine sevindim.Geyik muhabbeti dışında bu sene hiç bişi yapmadık neredeyse okulda ama olsun yinede baya bir eğlenceli yıl oldu.

o değilde ailemnde beni yalnız bırakmasıyla 15 inden sonra evde tek başıma kalıcam.Bu süre ne kadar olur bilemiyorum ama 3 katlı evde tek başına kalmak sanırsam baya bir eğlenceli olucak.kuzeninde 9 undan sonra gitmesiyle birlikte heralde 8 gün sonra istanbulda tek başıma kalıcam.Herkesin tatile gitmesi ve benim tatile gidemem kötü oluyor sanki.Olsun kendimi yaz sonunda nasıl olsa ben italyaya okumaya gidicem diye kandırıyorum sürekli.Ne zaman enerjim bitse hadi italyan aşkına diyorum ama harbiden baya bir yoruldum.

Yavaş yavaş herkesin gitmesiye bugün arabayı kullanıp caddeden dönerken çalan şarkı bugünün şarkısı oldu.O da Pinhani-İstanbul'da.Vay anasını cuk oturdu harbi şarkı dedim kendime.Dinleyin.Ben artık hergece ayakta olucağım için buralara çok yazıcam.Tabi evde olursam.Sonra görüşürüz hadi gömdüm.